14.7.08

I

Önü sonu gelmez zama esirliğimde yaşanılanları, hissedilenleri, bakışları, değişleri, kısacası yaşama dair her şeyi boğup kutlularıma hapsettim. Bilincimden, bilinç altımdan süpürdüm kendime ait tüm ayrıntıları. Geriye kaba-saba, içi boş -ama yalın- temiz -ama anlamsız- bir benlik bıraktım. Rahat, deliksiz uykular için doldurulan yastıklarım yok benim. Rahat ve kırılmamak adına esnek bir hayat için boşaltılmış, özrüm, beynim var. Unutmak söylenilenlerin aksine o kadar kolay ki... Bir cımbızın sert ve inatçı bir tüyü çekebileceği gibi acılı -ama basit-. Belki affedilemez bir kaçış, belki acizliktir. Ya da belki dış dünyadan izole edilmek için korunmak, daha çok kırılmamak için tek çözümdür.

KİM BİLEBİLİR Kİ?

1 yorum:

  1. Rahat, deliksiz uykular için doldurulan yastıklarım yok benim.

    etkileyici bir söz ve etkileyivi bir yazı
    ellerine sağlık

    YanıtlaSil

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı