24.8.08

Bilmemezlik? evet

garibim yine, farklı işte. Anlamsız bir okadar. Bir şeylere bağlayabiliyorum ama onlarda mantıksız geliyor belli bir noktadan sonra.

Şimdi yapmaya çalıştıgım ne? Rahatlamak mı? Kusmak mı? "Kusarsam rahatlıyacağım" teorisini pratiğe çevirmek mi? yoksa sadece ve sadece yazmak mı?
Şu anda yaptıgım şey "kustuklarını yazıya çevirerek rahatlayacagını zanneden" kişi moduna geçmek.

Basit ama temelinde sağlam şeyler olan durum. bir bakıma ağlamaktır. ağlayınca rahatlamak. rahatladıkça ağlamak. Söylemiştim önceden "kırılgan ruhlarız" diye. her ne kadar inkar etsek bile bu böyledir. Her zaman bunu yaşayacağız ve başka şeylere sarılacagız. ya ağlayacagız ya terleyeceğiz ya da ruhumuzu çilekeşleştireceğiz.

Hissedebildiklerimizden öte hissedemediklerimiz değil mi merak duyduğumuz şeyler?
"bizim hiç ucube olmayan hayaletlerimiz olmadı"
"biz hiç bir böceğin ikiye ayrılınca neler hissetiğini hissetmedik"
çünkü biz bize verilenlerin yeterli oldugunu zannediyor ve her zaman bununla övünüyoruz. bize verilenlerin yanında bizden alınanları hiç hesaba katmıyoruz.
Biz kocaman birer "sefil yaşam formu" gibiyiz.

aynaya dönüşmek gibi. Olmak istediğimiz şeyi yansıtmak ve bunu dile getirme çabası... Aslında oldugumuzu zannetiğimiz şeyi sadece yansıtıyoruz. olmak istiyoruz o kadar. olduk diyemeyiz. ama olmak için çabalıyoruz. e buda bir şeydir.

kırık kanatlarınızı yamalayın ve hakettiklerinizi almak için ayakta durdugunuzu unutmayın. tekrar uçmak zor ama imkansız değil.

peki ben ne anlatmaya çalıştım? ne anlatmak istiyorum?
hiçbir şey... boşuna anlamlandırmaya çalışmayın!
ama bulursanız bana da haber verin.

1 yorum:

  1. "sefil yaşam formları" evet doğru tanım bu bence de hepimiz birer sefil yaşam formuyuz...

    kırık kanatlarımızı yamalamayı öğrenip imkansızı başarabilmek dileğiyle... :)

    ellerine sağlık..

    YanıtlaSil

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı