4.9.08

İç Ses

Ne sanıyordun? Hayat okuduğun romanlarda, izlediğin filmlerdeki gibi mi olacaktı? Aptalsın sen... Gerçek hayattaki maskelerin altındaki yüzleri, kelimelerin altındaki anlamları bile anlayamayan koca bir aptal.. Hala hayatı büyülü aşkların, ömürlük dostlukların, sadakatin, mutluluğun, huzurun olabileceği bir yer sanan bir enayi.. Sürekli küçümsemeye çalıştığın hayatı özümseyebilmen için önce yaşamak gerektiğinden bile haberin yok. Bu hayatı olduğu gibi yaşamanın ağırlığını taşıyamayacak kadar korkaksın da sen.. İçindeki inancı günahla sınamayı göze alamayan, kaçak dövüşen bir korkak... Günahı, küfrü, laneti, iğrençlikleri her şeyi gördün, kirlenmeye, çürümeye, tükenişe tanık oldun ama göze alamadın onların arasında kendin gibi durmayı. Sözde duvarların vardı, korunakların... Kendi gücün korurdu seni sözde. Aldandın hep, aldatıldın. En çok da kendini kandırdın, en çok kendine yalanlar söyledin sen, bu yüzden aptalsın ya işte. Kimse değil, sensin aslında canını bu kadar yakan.. Çok mu acıyor?? Bu kez kanıdırma kendini, geçmeyecek daha çok uzun zaman acıyacak. Ama unutacaksın.. Aptalsın ya yine bahar gelecek sana çiçekler açacaksın, açtığını sanacaksın. Melek değilsin artık, olamazsın da ama sahte kanatlar takıp uçmaya çalışacaksın ve düşeceksin yine. Uçmak için bir yere basıp güç almak gerek oysa senin güç alacağın bir yer bile yok. Korkma bu düşüş ilki kadar acıtmaz canını, bir kez olsun cesur ol ya da en güzeli sen yine korkak ve aptal ol cesaret bırak okuduğun kitaplarda kalsın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı