6.11.09

mut.

mutsuzluk ne sikim bişey. evet soruyorum gözlerinizin nezdinde her birinize. cevap verin ulan.

üç gün öncesine kadar, herbirinize tek tek bakıp, "ahah mutsuz lan bunlar, ama ben öyle miyim ki? her şey yerli yerinde, -iş hariç- ooh dünya bana güzel" nidalarıyla dünyamı inletiyorken, sinsice aranıza katılışım neden? hı söyleyin lan bana. yeniyim ben. aranızda bikaç bişiy bilen olmalı sonuç olarak. olması gerek.

oradan farklıydınız, basbaya işte. somurtkan, ota boka ühü diyen insanlarken, aranıza girdiğimden beri sadece ne bok yiyeceğini bilemeyen insanlarsınız nitekim. ben de öyleyim.

yat kalk düşün otur ilaç iç tuvalet tv yat kalk semir düşün tırnak ye gitara bak(göz ilen) yat yemek ye ilaç iç sus somurt semir kalk tuvalet ilaç.

içim kurudu lan.

işin içinden çıkamamaktan da öte, ta içinde kalmanın koyması aslında bi nebze de olsa daha fena ve o derece kasvetli.

mutluydum lan ben.

umudum da vardı hem. her türlü mut'um vardı benim. aynıydım bunun dışında işte. niye şimdi regl olmuş 150 kiloluk bir hayvan gibi davranıyorum. bu bezginlik ve vejetaryen ishali durumu neden? canım çikolata istiyor. ama sütsüz. neden sütlü yok ühü. gebereyim bence. yani muhasebesini böyle yapmışım gibi.

yine bi alıp başlarımı çekip gidesim var. hadi bagalım.

sevgiyle.

hadi!

***  bu yazıyı ilk oynayan siz olun!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı