1.4.09

alışılmışın dışında bir içsellikle dışavurulmuş utangaçlık şeysi

sabah kalktım az önce. yaklaşık 100 soruluk iki adet ödevim var. yarına yetiştirmem lazım olduğu için okula gitmedim bugün. ama okula gideceğim saatte kalktım.
“anne hasta gibiyim bugün, ama matematik çalışacağım vallahi de” tipi kaytaran öğrenci ayakları yapmıyorum lan. harbiden bitecek o ödev, sabahın köründe kalkarak da bunu gösteriyorum. alkış isterim. alkışlayın beni.
neyse, sabahın çok köründen kalktığımdan mıdır nedir, karnım nasıl aç, canım nasıl sigara istiyor, nasıl midem ağrıyor… oy.
canım hiçbir şey istemiyor aksine, kalkıp tost yapıcam phh. ondan sigara da içemiyorum, midemin ağrısı da geçmiyor.
nasıl iğrenç bir haldeyim anlayın. aradayım. oyuna gireyim dedim. meslekten para kazanamıyoruz, saat farkını kullanayım bari dedim. girmedi oyuna.
sonra ay nasıl panik, “allam repair atmam lazım, acaba hesaba bişey mi oldu, hack mi yedik lan, çıldırıcam, silip baştan mı kursam akşam 7’de anca biter phh, aaarggh!” diye çıldırırken farketim günün çarşamba olduğunu, realm serverlarının haftalık olağan bakımlarının 11e kadar süreceğini. yemek, sigara, tuvalet ihtiyacı. işte bir insana bünyesini zehreden nimetlersizlik durumları.
***
yine müzik dinlemeye bişey bulamıyorum. oceansize’a son zamanlar takıntılarına uyguladığım prosedürü uygulamamaya hayvan gibi kassam da, farkettim ki bişiy değişmiyor. yine takıyorum, yine takıyorum. takılmayacak gibi de değil hınzırlar. tavsiye ederim.
böyle zamanlarda last.fm kurtarıcım olmuştu hep. hiçlem, ikilem, üçlemde kaldığımda açıyordum last.fm’i, geçiyordum radyo istasyonumu… sonra eller havaya, “aa bak bunu unutmuşum”lar mı dersiniz, ne güzelmiş lan bu grup”lar mı. saatler geçerdi, ben eğlenirdim oy oy.
ücretli yapıyorlarmış artık. hatta dün itibariyle 3€ oldu aylığı. ilk 30 şarkı avanta, geri kalanı parayla.
moralim bozuldu kanım çekildi. hayalimdi o radyo benim, umudumdu. ilerleyen teknolojinin bana kırptığı gözdü. bak ne demişim: (bkz: last.fm player/@schimsonique chaiselongue)
kalbimi kırdın last.fm, isterim ki everlasting ol. lütfen.
***
bugün 1 nisan yapmaya çalışanların kalbini kırarım.
sadece siz eğleniyorsunuz evladım. “eheheaheh”tan ibaret. şaka yapılan eğlenmiyor, küfrediyor genelde. insan döven şaka yapılan arkadaşlarım var. bana da yapmayın. mail spamlayın, o olur.
***
o kadar söz söyledik, bir kez bile “seçim, sandık, yolsuzluk, kaos, pusula, recep, tayyib, erdoğan, deniz, baykal, melih, gök, çek demedik dikkatinizin önünde eğilirim.
sandığa kafam girsin diyorum ben. böyle sandığa kafam girsin.
***
hepinizi saygıyla kucaklıyor, şehvetle sıkıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı