17.6.09

Hipopotam

Hiişşşt, sessiz ol. Nefes alışverişlerini duymalıyım sadece. Ritmik mi?

Şarap koy biraz. Kırmızı olsun. Kanını hissetmeliyim içimde. Büyük bardaklarımız vardı, onlara koy.

Müzik çalar zaten telepatilerimizde. Sen mırıldanırsın sonra, eşlik ederim.

Camı açalım. Yaz gecesi tatlı esintiler dolar içeri. Sigara içeceğim, ister misin?

Fısılda kulağıma. Ne kadar güzel olduğumu fısılda. Yalan da söylesen, nefesini hissetmek istiyorum. Ya da sadece adımı fısılda. Adımın anlamını hissedeyim dudaklarından.

Bahçeye çıkalım mı? En sevdiğimiz ağacın dibinde otururuz. Şarap eşlik eder bize. Adımızı kazırız sonra. Bir izimiz kalsın.

Ellerin.. Ellerin çok güzel. Dokunabilir miyim? Adım yazıyor mu avcunda, bakayım hayat çizgine.

Yalınayak gezelim çimenlerde. Elektriği alır derler toprak. Su damlacıkları patlattım parmak uçlarımda.

Beynim geri sayıyor sakin sakin..

17.. 16.. 15.. 14.. 13...

Şarap çarptı biraz beni. Zehir koymuşsun içine. Birazdan ebedi uykuma dalarım. Buraya uzanabilir miyim? Dizine?

Sarhoş olmuşsun. Aşkımdan damlatmıştım bir parça. İçindeyim her yudumda.

7.. 6.. 5..

Çok. Çok güzelsin.
Sesin. Ellerin..

3.. 2..

Sen?

Afedersiniz, sizi..
Sizi tanıyor muyum?

1..

..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı