7.9.09

İnsanın Sinire Doyduğu An

Patlıyorum
Patlıyorum
Patlıyorum
PAT!

***

benim bi işyerim var, ya benim değil de, çalıştığım bi yer işte. böyle dört duvar (aslında en az 13 duvar vardır bence, ama böyle deyince sanki matah bişey söylüyomuşum gibi oluyo), deposu falan var, bir sürü erkeg bağyan kıyafetleri, ayakkabılar, bikini falan bile var. bi de duvarlarının üstünde birtakım kakmalar, raf koymalık tahtalar falan var, her şeyi düşünmüşler yaparken. "buraya raf takarız, buraya da eğer dekor değişirse bişiler yapsınlar, sonsuza kadar gider bu böyle. çok akıllıyız lan sevgili yardımcım hasan." falan diyerek kurdukları, mağazanın her yerinden belli oluyor.

işte bu mağazada biz birkaç personel iş görmekteyiz.

amacımız, siz sevgili müşterilerimizin istekleri doğrultusunda, ihtiyaçlarınızı uygun bedenlerle buluşuturup, bizim sevenleri kavuşturma ritüeli(ritoelle e'labriacion sevené) dediğimiz, pek değerli ekonomibilimcilerin perakende satış adlı soğuk terimi uygun gördükleri işi yapmaktayız.

işte bu işte biz, tam 4 kişiyiz.

bi tanesi inanılmaz boş.
ötekisi boş ötesi.
bi tanesi arada espri yapabiliyor, ama boş.
öteki de benim, ben de boşum artık, boşaldım çünkü. körle yatan şaşıyla kalkarmış çünkü. çünküsü yok lan, beynimi körelttiler.

sinirleniyorum, çünkü profesyonel değiller. hayır, iş bilmeyen, işe gitmeyen adam değilim. daha önce bir cv'yi fazlasıyla taçlandıracak işlerde çalıştım. sorunlarım oldu evet. ama dönüp baktığımda şunu görebiliyorum bağın:

"bir yönetici basiretli olmalıdır."

yani az önce giden müşterinin ne kadar taş olduğunu size sormaz, sorsa da bedeni kaçtır acaba? şeklinde sorarak bilimsel tartışma zemini yaratmak için sorar.
ya da mesaisinin büyük kısmını depoda posta gazetesi hatmederek geçirmez. milliyet, cumhuriyet okur, zaman'a da razıyım. ama posta ne lan. zaten milliyet de bozdu artık eskisi gibi değil.
benim 5 dakika geç kalıp da bir kamyon laf yediğim, kesinlikle esnek olmayan shift'in, kara deliği olmaz. bi gün kapanışa kalır mesela, bu da ilginç bişiy olmaz.

"bir yönetici, yaptığından haberdar olmalı."

yoksa, bi saat anlatılıp da "ha sercan sen miydin?" cevabı bu kadar beton/küfür/stokholm etkisi yaratmaz.
2-2=3 olmaz ya da mesela. "evet" dediğini yapınca asabileşmez, bi garip elikolu oynamaz.
posta gazetesi ne lan? bari bulmacası için alıyorum flan de. "ya çok iyi anlatıyo posta yaw" ne? bu nasıl ekskuze lan?

bugün üstüste üçüncü aç-kapa maceramı nihayetlendirdim.

şu an bacaklarım sadece popomun altındaki yeşil uzuvlar olarak isimlendirebileceğim garip uzantılar mesela. sinir sistemim de pek bir muşteşem. görseniz var ya, inanılmaz hariga.

yarın da full'üm. ağzıma kadar doluyum anlayacağınız.

patlamak üzereyim, aha patlıyorum, baş verdi bak.

***

müdüre kılım. çünkü anlaşamıyoruz: anlaşma ihtimalimiz de sıfır, bile değil. eksiye doğru gidiyor limit bu aralar.

ve diyor ki bana, "sercan sen dar kafalısın."

bu adamla tartışma olayını sona erdirmek için, bir süreliğine yumuşak başlı gobel örnek yavrusu olmayı planlıyorum. ona hiçbir şey öğretmem mümkün değil, kendimi haşarı çocuğu ehlileştirmek için deli gibi plan yapan, evde proje hazırlayan 45 yaşındaki bayan öğretmen gibi hissediyordum galiba. ama artık pes ettim, doğuya tayinimi isteyeceğim. adam anlamıyor, almıyor.

olmuyor yani.

bu adam olmuyor, bu, adam olmuyor. böyle bi kelime oyunu da vardı da, neymiş, ümitsizseniz, ümit sizsiniz. götüm başım nurla doldu omg.

sercan halimle yetemiyorum. i put a curse on umit. yumit. not yummy, so.

***

PAT!

***

bi de şey, bayadır bişiy kurgulayıp yazmadığımın farkındayım. giderek günlüğe gidiyorum.

ama yeminle düşünecek vaktim olmuyor. bişey kuramıyorum. bildiğin düz adamım dışarıdan bakınca.

kalk
giyin
işe git
gel
yat

arada ne olduğumu hatırlatacak tek şeye sahip olduğumdan, kayıyorum bazı bazı. titriyorum, kendime geliyorum manim yoksa. sonra tekrar yat. gün bu, bitiyor.

ve asrın çıkarımı! çalışan adam giderek odunlaşan adamdır. yok yani.

çalışmazken kendini işe yaramaz sayan insanlar, çalışmaya başlayınca intihara sürükleniyorlar. ama intihar edemiyorlar. çünkü shift esnek değil, seni beni tanımaz.

allahtan işe yaramaz biri değilmişim lan. yoksa ohoo, acilden kal işe gel, geç kal, fırça ye.

***

tüm fırçaların uygun makatlarda yeni sıcak yuvalar kurabilmeleri dileğiyle.

***

%75 indirimlerimiz var, ama yeni sezonda yok. bi de kapri kalmadı, gelmez bi daha.

ve onun 34 bedeni yok genç bayan.

asla,
ol
ma
ya
cak
(0 bedenlere ölüm tugayı, harekat timi başkanı süleyman lipidbinüç)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı

Buraya Kadar İnebilenlerin Kahvaltısı